Bugüne kadar bizim öfkemizi bizden alan hocalara karşı bir kızgınlığım vardı.
'Bu kadar yumuşak olmak niçin.?' derdim.
Üstad Necip Fazıl Kısakürek'ın kitabı ile tanıştığımda, "Tevhidin gerektirdiği öfkeyi" dizelerin de gördüm.
Sonra...
Sonra "Mirzabeyoğlu"nun, tak! tak ! yazdığı kelimeler....
Aşık oldum...
Hem öfkesi vardı, hemde ıslah için bir fikrî ve fiili faaliyeti vardı.
'Fikirse fikir kavgaysa kavga' prensibi her müslümanın keskin düsturu olmaliydi.
Bunu bize hatırlattigi için Rabbim ondan razı olsun.
Çilesinin yabancısı değiliz inşaAllah.
Onu hayırla yâd ediyor ve Rabbimden rahmet diliyoruz.
Hatice Toprak
Yorumlar
Yorum Gönder