İki gün önce bir araştırma yaparken tefavuken rastladığım ve beni bizi herkesi etkileyen bu yazıyı burada paylaşarak bazı şeylerin aslında külli irade ile ne kadar alakalı olduğunu göstermek niyetindeyim. Yazı 2014 yılında kaleme alınmış ve ne hikmet ise çalışmalarımıza söz konusu olan bahsi işlemiş...Bizi en derinden etkileyen tarafı ise yazarın bizzat görmüş olduğu rüya. Bunun ''SELAM'' ile tefavuku, bundan habersiz çalışmalarımızı ''SE-LAM'' başlığı altında işlememiz...Bu kadar olur dedirten bir -keramet-...Ve bunun bize nasip oluşu...İşte böyle ! Nesibe Yıldız Editör Notu 20 Ağustos 2014 gecesi gördüğüm bir rüyâ; Bir çok gönüldaşın dizilerek oluşturduğu girintili çıkıntılı, kavisli bir çemberin içinde Kumandan Salih Mirzabeyoğlu var. Kumandan benim önümde duruyor, baş ve işaret parmaklarıyla İbda Selamının nasıl yapılacağını tarif ederken, aynı zamanda da Esma ül Hüsnâ ’dan ve Tekbir’den bahsediyor. Ardından İbda Selâmı yaptığı elini göster...
Se-Lâm, BÜYÜK DOĞU-İBDA ideolocyasına bağlı bir oluşumdur.